i ile başlayan ingilizce nesneler

tekbir kişi ile başlayan: one-man s. Colloquial: 5: Konuşma Dili: f ile başlayan küfür: f-word i. 6: Konuşma Dili: f ile başlayan küfür (fuck) the f-word i. 7: Konuşma Dili: c ile başlayan kelimelerin yerine kullanılan bir ifade: chizzle (a wild card word for words beginning with c) expr. Idioms: 8: Deyim: ilgili harf ile file başlayan İngilizce sözcükler . fl ile başlayan İngilizce sözcükler . Rastgelen bir sözcük yükle. en . İngilizce sözlük Startstudying L İLE BAŞLAYAN ÖNEMLİ İNGİLİZCE KELİMELER. Learn vocabulary, terms, and more with flashcards, games, and other study tools. İngilizcehava durumu terimleri ve Türkçe anlamları ☀ ☔ ⛅ 🌅 🌄 🌃 🌂 🌁 🌀 ⛎ 🌆 ★ ☆ ☈ 🌇 🌈 🌉 🌊 🌋🌌 🌏 🌙 🌕 🌔 🌓 🌑🌛 O. ozkandonmez.com. Ingilizce Kelimeler. la : kadın - la penna, la porta, la donna (cinsiyeti kadın olan nesneler için kullanılır) lo : nötr - lo studente, lo sbaglio ( nötr cinsiyetli nesneler için kullanılır) Buradan aklınızdan şöyle bir düşünce geçmesin. "Kadınların kullandığı eşyaların cinsiyeti kadın, erkeklerin kullandığı nesnelerin cinsiyeti erkek". Site De Rencontre Gratuit Pour Homme Celibataire. İlginizi Çekebilir E harfiyle başlayan İngilizce eşya ve nesne isimleri ve Türkçe karşılıkları. İngilizce-Türkçe eşya sözlüğü. A – B – C – D – E – F – G – H – I – J – K – L – M – N – O – P – Q – R – S – T – U – V – W – X – Y – Z İngilizcesi Türkçesi Earmuff Kulaklık Earring Küpe Easel Şövale Egg Beater Yumurta Çırpıcı Electromagnet Elektromıknatıs Electronic Guitar Elektronik Gitar Elevator Asansör Embroidery Machine Nakış Makinası Emery Zımpara Engine Motor Envelope Zarf Eraser Silgi Ewer İbrik Eyeglasses Gözlük Post Views Bu Yazıya Tepkiniz Ne Oldu? Benzer Yazılar J ile başlayan İngilizce kelimeler ve anlamlarını aşağıda sıraladık. 1000 adet en çok kullanılan j harfi ile başlayan İngilizce kelime listesi;jabaşı, batırma, batırmak, dürtme, dürtmek, iğne, saplama, saplamak, yumrukjabberağzında yuvarlamak, çabuk ve anlaşılmaz konuşmak, hızlı konuşma, hızlı konuşmakjabberingağzında yuvarlamak, çabuk ve anlaşılmaz konuşmak, hızlı konuşmakjabbingbatırmak, dürtmek, saplamakjabotfırfırlı göğüs danteli, jabojacarandajakaranda, mavi tropikal çiçekjacinthbir tür zinkonjackadam, erkek, erkek eşek, erkek tavşan, kaldıraç, kaldırmak, kriko, kriko ile kaldırmak, mangır, para, priz, sancak, vale, yükseltmekjackadandyşık adam, titrek ışık, züppejackanapeskendini beğenmiş, maymun, şımarık genç, züppejackanapeseskendini beğenmiş, maymun, şımarık genç, züppejackarooacemi, yeni arkadaşjackassahmak, budala, erkek eşek, eşek herifjackbootbalıkçı çizmesi, kaba kuvvet, kaba kuvvet kullanan kimsejackdawküçük kargajacketceket, kabuk, kap, kitabın kağıt kabı, kitap kabıjacketsceket, kabuk, kap, kitabın kağıt kabı, kitap kabıjackhammerdelici çekiç, kaya delgisijackingkaldırmak, kriko ile kaldırmak, yükseltmekjackintheboxkutudan çıkan yaylı kukla, kutudan fırlayan bebekjackknifeayaklarını tutarak dalmak, ayaklarını tutarak suya dalma, ikiye katlanmak, katlanarak kaza yapmak, sustalı çakıjackpotbingo, büyük ikramiye, büyük şans, jackpot, potjacksadam, erkek, erkek eşek, erkek tavşan, kaldıraç, kaldırmak, kriko, kriko ile kaldırmak, mangır, para, priz, sancak, vale, yükseltmekjackstrawbostan korkuluğu, mikado oyunujackstrawsmikado çöpleri, mikado oyunujackupkaldırmak, kriko ile kaldırmak, yükseltmekjacobindominikan papazı, köktenci, radikaljaconetince pamuklu bez, sargı bezijactitationboş iddia, sakin durmama, yalan iddiajacuzzijakuzijadeaçık yeşil, beygir, fingirdek kız, haspa, yeşimtaşı, yılkı atı, yosmajadedbitkin, isteksiz, tatsız tuzsuz, yavan, yorgun, zevksizjaegeryünlü bir kumaşjaffayafajagçentik, çentik yapmak, diş, içki alemi, kafası iyi olma, sarhoş eden içki, sarhoşluk, sivri sivri kesmek, sivri uçjaggedçentikli, dik, diş diş, dişli, kafayı bulmuş, pürüzlü, sarhoş, sarp, sivrijaguarjaguarjahyehovajahveyehovajailcezaevi, hapis, hapishane, hapsetmek, kafes, kodes, tutuklamakjailbirdhapishane gediklisi, hapishane kuşujailbreakfirar, hapisten kaçmajailbreakerfirari, hapishane kaçkınıjailedhapsetmek, tutuklamakjailergardiyan, zindancıjailinghapsetmek, tutuklamakjalapçalapajaloppyhurda araba, külüstür araba, külüstür uçakjalopyhurda araba, külüstür araba, külüstür uçakjalousiejaluzi, panjurjambasit şey, basmak, çocuk oyuncağı, doğaçlama çalmak, durdurmak, izdiham, kıstırmak, kolay şey, parazit yapmak, reçel, sıkışıklık, sıkışmak, sıkıştırmak, sıkmak, takılmak, tıkamak, tıkanıklık, tutukluk yapmak, yayını bozmakjamaicajamaikajamaicanjamaika, jamaikalıjambpervazjamboreecümbüş, eğlence, izci toplantısı, kutlamajammedsıkışık, sıkışmış, tıkanmışjammingparazit yapma, sıkışma, tutukluk, yayını bozmajammyballı, birinci sınıf, kaliteli, şanslıjampackedbalık istifi, çok kalabalık, hıncahınç, tıka basa dolujanocakjanekadın, karıjangleatışmak, çalmak, çıngırdamak, çıngırdatmak, çıngırtı, kavga, tartışma, tartışmak, tıngırdamak, tıngırtı, uyumsuz sesjanglingatışmak, çalmak, çıngırdamak, çıngırdatmak, tartışmak, tıngırdamakjanissaryyeniçerijanitorbina sorumlusu, hademe, kapıcıjannockdürüst, samimijanuaryocakjapjapon, japonyajapanjaponyajapanesejapon, japon halkı, japonca, japonlarjapannedverniklemekjapanningverniklemekjapealay, alay etmek, dalga geçme, dalga geçmek, kafa bulma, kafa bulmakjaponicajapon ayvasıjarbira bardağı, çatışmak, çatlak ses, çatlak ses çıkarmak, didişme, didişmek, gıcırdamak, gıcırdatmak, gıcırtı, karşıt olmak, kavanoz, kavga, kavga etmek, kulak tırmalamak, sarsılma, sarsılmak, sarsmak, şok, uymamakjardinieregarnitür, haşlanmış sebze, saksı, saksılıkjardinièregarnitür, haşlanmış sebze, saksı, saksılıkjargonjargon, meslek argosu, mesleki dil, özel diljargonsjargon, meslek argosu, mesleki dil, özel diljarringkarşıt, kulak tırmalayan, sarsan, sarsıcı, uyumsuz, zıtjasminyaseminjasmineyaseminjasperjasp, jasper, yeşimtaşıjaundicehaset, kıskançlık, önyargı, sarılıkjaundicedfesat, kıskanç, kuşkulu, önyargılı, sarılıklıjauntdolaşmak, gezinti, gezme, gezmek, gezmeye gitmekjauntilygösterişli olarak, kaygısızca, neşeyle, şık bir biçimdejauntingdolaşmak, gezmek, gezmeye gitmekjauntsdolaşmak, gezinti, gezme, gezmek, gezmeye gitmekjauntyhavalı, kaygısız, şen, şıkjavacava kahvesi, kahvejavanesecava, cava adasına ait, cava dili, cava halkı, cavalı, cavalılarjavelincirit, cirit atma, kargı, mızrakjawağız, azar, boş konuşmak, can sıkıcı öğüt, çene, çene çalmak, dırdır, gevezelik, nasihat faslı, öğüt vermek, sıkıcı konuşmak, uzun konuşmak, vırvırjawboneçene kemiği, tehditjawedboş konuşmak, çene çalmak, öğüt vermek, sıkıcı konuşmak, uzun konuşmakjawingboş konuşmak, çene çalmak, öğüt vermek, sıkıcı konuşmak, uzun konuşmakjawsağızjayalakarga, dikkatsiz tip, kestane kargası, önüne bakmayan kimsejaywalkdikkatsizce yürümek, önüne bakmadan yürümekjaywalkingdikkatsizce yürümek, önüne bakmadan yürümekjazzahenksiz, boş lâf, canlandırmak, caz, caz çalmak, caz yapmak, cinsel ilişkiye girmek, gürültülü, hızlandırmak, ilişkiye girmek, kafa şişiren, palavrajazziercaz gibi, göz alıcı, parlakjazzycaz gibi, göz alıcı, parlakjealousdüşkün, güvensiz, kıskanç, özenli, titizjealousyhaset, kıskançlık, özenjeankotjeansblucin, kot, kot pantolonjeeparazi taşıtı, jipjeeralay, alay etmek, dalga geçmek, taş, taş atmak, yuhalamakjeeringalay etme, alaylı, taş atma, taşlı, yuhalamajeersalay, alay etmek, dalga geçmek, taş, taş atmak, yuhalamakjehovahyehovajehuarabacı, dikkatsiz arabacıjejunebasit, çorak, gıdasız, verimsiz, yavanjejunumince bağırsağın üst kısmıjellbiçimlenmek, jöle, jöle olmak, jöle yapmak, pelte, pelteleştirmek, şekil almakjelledbiçimlenmek, jöle olmak, jöle yapmak, pelteleştirmek, şekil almakjelliedjöleli, pelteleşmişjellifyjöle olmak, pelteleşmekjellydinamit, jöle, jöle olmak, pelte, pelteleşmekjellyfishdenizanası, muhallebi çocuğu, pısırıkjellylikejöle gibi, jölemsi, pelte gibijemmyhırsız levyesi, levye, levye ile açmakjennetküçük ispanyol atıjennydişi hayvan, kız, lokomotif vinci, portatif jenaratörjeopardiseriske atmak, tehlikeye atmakjeopardizeriske atmak, tehlikeye atmakjeopardizesriske atmak, tehlikeye atmakjeopardyrisk, riziko, tehlikejeremiadferyat, yakınmajeremiahkaramsar kimse, kötümser, yeremya, yeremya’nın kehanetleri kitabıjeremiasyeremya’nın kehanetleri kitabıjerkahmak, ani hareket, aşağılık kimse, çekivermek, iğrenç tip, kasılma, kola makinesi, pislik, refleks, sarsılmak, sarsıntı, sarsmak, sıçramak, silkmek, soda makinesi, titremekjerkedçekivermek, sarsılmak, sarsmak, sıçramak, silkmek, titremekjerkilydüzensiz hareketlerle, sarsak sarsak, sarsıla sarsılajerkingçekivermek, sarsılmak, sarsmak, sıçramak, silkmek, titremekjerksahmak, ani hareket, aşağılık kimse, çekivermek, iğrenç tip, kasılma, kola makinesi, pislik, refleks, sarsılmak, sarsıntı, sarsmak, sıçramak, silkmek, soda makinesi, titremekjerkwateradi, değersiz, önemsiz, taşra, ucuz trenjerkydüzensiz, salak, sarsak, sarsıntılıjerrylazımlıkjerrybuiltderme çatma, kötü malzeme ile inşaa edilmişjerrycanbenzin bidonu, bidonjerseyjarse, jersey ineği, kazak, kılık, örgü bluzjerusalemkudüs, yer elmasıjessatmaca kösteği, atmaca kösteğini takmakjessamineyaseminjestalay, şaka, şaka söylemek, şaka yapmakjestermaskara, şakacı, soytarıjestinggülünç, komik, şakacı, şakalıjestinglyşaka olarak, şaka yollujestsalay, şaka, şaka söylemek, şaka yapmakjesuitcizvitjesuitrycizvitlik, safsatajesushazreti isa, isa, isa peygamberjetfışkırma, fışkırtmak, fıskıye, jet, jet ile uçmak, jet motoru, jet uçağı, kapkara, karakehribar, oltu taşı, simsiyahjetblackabanoz gibi, abanoz siyahı, kapkara, simsiyahjetlinerjet yolcu uçağıjetlinersjet yolcu uçağıjetsamdeniz enkazı, gemiden denize atılan yükjettedfışkırtmak, jet ile uçmakjettiesdalgakıran, mendirek, rıhtım, vapur iskelesijettisonağırlık azaltma, ağırlık boşaltmak, başından savmak, gemiden yük atma, safra atma, safra atmak, yük atmakjettisonableatılabilir, fırlatılabilirjettisoningağırlık boşaltmak, başından savmak, safra atmak, yük atmakjettonfiş, markajettydalgakıran, mendirek, rıhtım, vapur iskelesijevelrykuyumculuk, mücevherat, takıjewibrani, kazıkçı satıcı, musevi, yahudijewelcevher, değerli insan, değerli taş, değerli taşlarla süslemek, mücevher, mücevherle süslemek, pırlanta gibi insan, saat taşıjeweleddeğerli taşlarla süslemek, mücevherle süslemekjewelerkuyumcujewelerykuyumculuk, mücevherat, takıjewellerkuyumcujewellerykuyumculuk, mücevherat, takıjewellrykuyumculuk, mücevherat, takıjewellwerykuyumculuk, mücevherat, takıjewelrykuyumculuk, mücevherat, takıjewelscevher, değerli insan, değerli taş, değerli taşlarla süslemek, mücevher, mücevherle süslemek, pırlanta gibi insan, saat taşıjewishmusevi, yahudijewrygetto, museviler, yahudi mahallesi, yahudilerjezebelahlaksız kadın, kötü kadınjibayak diremek, direnmek, flok yelkeni, inatla geri geri gitmek, istememek, vinç kolujibealay, alay etmek, birbirine uymak, dalga geçme, dalga geçmek, dokundurmak, taş, taş atmak, uyuşmak, yelkenleri sallanmak, yelkenleri savurmakjibesalay, alay etmek, birbirine uymak, dalga geçme, dalga geçmek, dokundurmak, taş, taş atmak, uyuşmak, yelkenleri sallanmak, yelkenleri savurmakjibingalay etmek, birbirine uymak, dalga geçmek, dokundurmak, taş atmak, uyuşmak, yelkenleri sallanmak, yelkenleri savurmakjiffan, lahzajiffyan, lahzajigcanlı dans, cig dansı, dans etmek, dans partisi, delme aleti, elekten geçirmek, hoplamak, kalibre, klişe yapmak, maden eleği, oynamak, şablon çıkarmak, sevinçten oynama, sevinçten oynamakjiggeralet, cig dansçısı, ete gömülen pire, golf sopası, içki ölçeği, isteka desteği, küçük yelkenlijigglehafif sallantı, hafif ve çabuk sallamak, hafifçe sallanma, hafifçe sallanmakjigsawoyma testeresijihadcihat, din uğruna savaşjiltbırakmak, evlenmekten vazgeçmek, fındıkçı kız, terketmekjiltedbırakmak, evlenmekten vazgeçmek, terketmekjiltingbırakmak, evlenmekten vazgeçmek, terketmekjimmyhırsız levyesi, levye, levye ile açmakjingleçalmak, çan sesi, çınlama, çınlamak, kısa ölçüsüz şiir, şıngırdamak, şıngırtıjinglingçalmak, çınlamak, şıngırdamakjingoaşırı milliyetçi, şovenjingoismaşırı milliyetçilik, şovenlikjingoisticşovencejinksıçramak, yana çekivermek, yana kaçma, yana kaçmakjinkssıçramak, yana çekivermek, yana kaçma, yana kaçmakjinncinlerjinneecinjinrikishaçekçekjinxbüyü yapmak, uğursuz kimse, uğursuz şey, uğursuzluk, uğursuzluk getirmekjinxedbüyü yapmak, uğursuzluk getirmekjittersinirden titremek, sinirlenmekjitterbugswing dansı yapmak, swing delisijittersaşırı korku, gerginlik, sinirlilikjitterygergin, korku içinde, siniri tepesindejiujitsujapon sporu, jiu-jitsujivecaz, caz çalmak, gevezelikjobalet, estetik ameliyat, görev, görevi kötüye kullanmak, iş, iş yapmak, işe yerleştirmek, kârlı iş, kiralamak, kiraya vermek, komişyonculuk yapmak, meslek, suç, tip, ufak tefek işler yapmak, zimmetine geçirmekjobberaracı, borsa simsarı, geçici işçi, görevini kötüye kullanan kimse, karaborsacı, toptancı, vurguncu, yevmiyeli işçijobberygörevini kötüye kullanma, karaborsacılık, vurgunculukjobbingdalavere, komisyonculuk, simsarlık, spekülatörlük, toptancılık, yevmiyeli çalışmajoblessiğsizler, işsiz, işsizlerjobsalet, estetik ameliyat, görev, görevi kötüye kullanmak, iş, iş yapmak, işe yerleştirmek, kârlı iş, kiralamak, kiraya vermek, komişyonculuk yapmak, meslek, suç, tip, ufak tefek işler yapmak, zimmetine geçirmekjobworkgötürü iş, piyasa matbaacılığı, yevmiyeli işjockiskoçyalıjockeybinici, cokey, dolandırmak, jokey, kandırmak, kurnazca aldatmakjockeyingdolandırmak, kandırmak, kurnazca aldatmakjocosekomik, şakacıjocosityşakacılıkjoculargüldürücü, şakacıjocularityneşelilik, şakacılıkjocundgüler yüzlü, neşeli, şenjocundityneşe, neşelilikjogaynı tempoda ilerlemek, canlandırmak, dürtme, dürtmek, itme, itmek, jogging yapmak, koşmak, sallama, sallamak, sarsma, sarsmak, yavaş tempoda koşmakjoggersjogging yapanjoggingjogging, tempolu ve yavaş koşmajogglediş yapmak, geçme parçası, hafifçe sarsmak, sallamak, sarsıntı, sarsma, zıvanajogtrotağır ilerleme, yavaş koşu, yavaş tempoda koşmak, yerinde saymajohntuvaletjohnnyherif, tipjohnsoniansamuel johnson tarzında, üslubu süslüjoinbirleşme noktası, birleşmek, birleştirmek, ek yeri, eklemek, iştirak etmek, katılmak, katmak, kaynamak, sınırı ortak olmak, üye olmakjoinderbirleşme, birleştirilmejoinedbirleşmek, birleştirmek, eklemek, iştirak etmek, katılmak, katmak, kaynamak, sınırı ortak olmak, üye olmakjoinerdoğramacı, marangozjoiner’sdoğramacı, marangozjoinerydoğrama işi, marangozlukjoiningbirleşme, birleştirme, iştirak, katılma, kaynamajoinsbirleşme noktası, birleşmek, birleştirmek, ek yeri, eklemek, iştirak etmek, katılmak, katmak, kaynamak, sınırı ortak olmak, üye olmakjointbatakhane, birleşik, birleşme yeri, birleşmiş, birleştirmek, birlikte, bitiştirmek, ek yeri, eklem, eklemek, esrar, esrarlı sigara, mafsal, müşterek, ortak, ortaklaşa, otjointedbirleşik, eklemli, oynak eklemlijointlybirlikte, müşterek olarak, ortaklaşajoistdöşeme kirişi, kiriş, kiriş takmakjokealay konusu, espri yapmak, fıkra, fıkra anlatmak, komiklik, muziplik, muziplik yapmak, şaka, şaka yapmakjokeradam, ahbap, joker, şakacıjokesalay konusu, espri yapmak, fıkra, fıkra anlatmak, komiklik, muziplik, muziplik yapmak, şaka, şaka yapmakjokingşaka yapma, şakacıktan söylemejokinglyşaka yollujolliesalay etmek, ikna etmek, kandırmak, takılmakjollificationalem, cümbüş, eğlencejollinesseğlence, neşe, neşelilikjollitycümbüş, eğlence, neşe, neşelilikjollyalay etmek, çakırkeyif, çok, fazlasıyla, hoş, ikna etmek, kandırmak, keyifli, neşeli, pek, şen, son derece, su katılmamış, takılmakjoltçarpma, darbe, dürtmek, etki, hırpalamak, sallamak, sallanma, sarsılmak, sarsıntı, sarsıntılı gitmek, sarsmak, şaşırtmak, şokjolteddürtmek, hırpalamak, sallamak, sarsılmak, sarsıntılı gitmek, sarsmak, şaşırtmakjoltingsarsıla sarsıla gitmejonahuğursuz adam, yunus peygamberjonesjones, komşu, sıradan tipjonquilfulyajordanürdün, ürdün nehrijordanianürdün, ürdünlüjorumbüyük içki kâsesijoshalay etmek, şaka, şaka yapmak, takılma, takılmakjossçin putujosserahmak, herif, papazjostledürtükleme, dürtüklemek, itip kakma, itip kakmak, itişmek, sürtünmekjostlingdürtüklemek, itip kakmak, itişmek, sürtünmekjotzerrejottingnot düşme, not etmejottingsnot düşme, not etmejoulejuljouncesarsıntı, sarsmak, şokjouncingsarsmakjournalanı defteri, bülten, dergi, gazete, gündem, günlük, jurnal, şaft yatağı, seyir defteri, yevmiye defterijournalesegazeteci üslubujournalismgazetecilikjournalistgazetecijournalisticgazetecilere özgü, gazetecilikle ilgilijournalsanı defteri, bülten, dergi, gazete, gündem, günlük, jurnal, şaft yatağı, seyir defteri, yevmiye defterijournaygezi, geziye çıkmak, mesafe, sefer, seyahat, seyahat etmek, seyir, yol, yolculukjourneygezi, geziye çıkmak, mesafe, sefer, seyahat, seyahat etmek, seyir, yol, yolculukjourneyinggeziye çıkmak, seyahat etmekjourneymanusta, ustabaşıjourneysgezi, geziye çıkmak, mesafe, sefer, seyahat, seyahat etmek, seyir, yol, yolculukjoustatlı mızrak dövüşü, atlı mızrak dövüşü yapmak, polemiğe girmekjoustingatlı mızrak dövüşü yapmak, polemiğe girmekjovialkeyifli, neşeli, şen şakrak, sevinçlijovialitykeyif, neşe, neşelilikjowlçene, gerdan, gıdıkjoybaşarı, çok sevinme, haz, keyif, mutluluk kaynağı, neşe, neşe kaynağı, sevinç, sonuçjoyfulneşeli, sevinçli, sevindiricijoyfullysevinçlejoyfulnessneşelilik, sevinçlilikjoylessmutsuz, neşesizjoyousneşeli, sevinçli, sevindiricijoyridearaba ile gezme, zevk için araba sürmejoysbaşarı, çok sevinme, haz, keyif, mutluluk kaynağı, neşe, neşe kaynağı, sevinç, sonuçjoystickçük, joystick, kumanda kolu, penisjubilanceçok sevinme, sevinçten uçmajubilantçok sevinçli, sevinçten uçanjubilateçok sevinmek, kutlama, sevinçten uçmakjubilationbayram etme, çok sevinme, şenlikjubileeellinci yıldönümü, jübile, yıldönümüjudaicmusevi, yahudilere aitjudaismmuseviler, musevilik, yahudilikjudaizeyahudileştirmekjudasgözetleme deliği, hain, yehudajuddersarsılmak, titreme, titremek, titreşim, titreşmekjudderingsarsılmak, titremek, titreşmekjudgeanlam çıkarmak, değer biçmek, değerlendirmek, ekspert, hakem, hakemlik etmek, hakim, hüküm vermek, kanısında olmak, karara varmak, muhakeme etmek, tahmin etmek, uzman, yargıç, yargılamakjudgedanlam çıkarmak, değer biçmek, değerlendirmek, hakemlik etmek, hüküm vermek, kanısında olmak, karara varmak, muhakeme etmek, tahmin etmek, yargılamakjudgementdüşünce, hüküm, kanı, karar, muhakeme, sağduyu, tahmin, yargı, yargılamajudgesanlam çıkarmak, değer biçmek, değerlendirmek, ekspert, hakem, hakemlik etmek, hakim, hüküm vermek, kanısında olmak, karara varmak, muhakeme etmek, tahmin etmek, uzman, yargıç, yargılamakjudgeshiphakimlik, yargıçlıkjudginganlam çıkarmak, değer biçmek, değerlendirmek, hakemlik etmek, hüküm vermek, kanısında olmak, karara varmak, muhakeme etmek, tahmin etmek, yargılamakjudgmentdüşünce, hüküm, kanı, karar, muhakeme, sağduyu, tahmin, yargı, yargılamajudicaladli, eleştirici, hukuki, mahkemeye ait, tarafsız, yargıçlara ait, yargılayanjudicaturehakimlik, yargıçlar, yargıçlık, yargılama hakkıjudicialadli, eleştirici, hukuki, mahkemeye ait, tarafsız, yargıçlara ait, yargılayanjudiciaryadlı, yargıçlarjudiciousakıllıca, akla uygun, aklı başında, makuljudojudojudysoytarıjugbülbül sesi, çömlek, güveçte pişirmek, kodes, kodese tıkmak, ötmek, şakıma, şakımak, sürahi, testijugfultesti dolusujuggernautkörü körüne feda olunan inanç, önüne gelen her şeyi yıkan güçjugginsbudala, safjuggledengelemek, hokkabazlık yapmak, oynama yapmak, oynamak, topları havaya atıp tutmak, yer değiştirmekjugglerhilebaz, hokkabazjugglerydolandırıcılık, hilebazlık, hokkabazlıkjugglingdengelemek, hokkabazlık yapmak, oynama yapmak, oynamak, topları havaya atıp tutmak, yer değiştirmekjugularboğaz, boyun, şahdamarıjugulateboğmak, durdurmak, önlemekjuicebenzin, elektrik, içki, meyve suyu, özsu, salgı, sujuicesbenzin, elektrik, içki, meyve suyu, özsu, salgı, sujuicinesssululukjuicyağız sulandırıcı, çekici, cıvık, ilginç, kârlı, özlü, sulujujubehünnap, pastiljujutsujiu-jitsujukeboxmüzik kutusu, otomatik plâkçalar, paralı müzik kutusujulepnaneli kokteyl, şurupjuliansezar’a aitjumblekarışık iş, karışmak, karıştırmak, karmakarışık etmek, karmakarışık şeyjumbledkarışmak, karıştırmak, karmakarışık etmekjumboçok büyük canlı, kocaman şeyjumpartış, atlama, atlamak, atlatmak, boşalma sayısı, eğlenceli olmak, fırlama, fırlamak, geri tepme, hoplama, hoplamak, ilişkiye girmek, sevişmek, sıçrama, sıçramak, sıçratmak, ürkmek, zıplama, zıplamak, zonklamakjump!artış, atlama, atlamak, atlatmak, boşalma sayısı, eğlenceli olmak, fırlama, fırlamak, geri tepme, hoplama, hoplamak, ilişkiye girmek, sevişmek, sıçrama, sıçramak, sıçratmak, ürkmek, zıplama, zıplamak, zonklamakjumperatlamacı, atlayıcı, bebek önlüğü, engelli koşu atı, geçici bağlantı teli, kaya matkabı, kazak, örgü bluzjumpinesskorkaklık, sinirlilik, ürkeklikjumpingatlama, hoplama, sıçrama, sıçrayanjumpygergin, heyheyleri üstünde, sesten korkan, sinirli, ürkekjunctionbağlantı noktası, birleşme yeri, dörtyol ağzı, kavşakjuncturebirleşme, birleşme yeri, dikiş yeri, ek yeri, nazik durum, önemli anjunehaziranjunglehengâme, karışıklık, orman, sık ormanjungleshengâme, karışıklık, orman, sık ormanjuniorast, birinci sınıf öğrencisi, çocuk, genç, küçük, küçük kimse, oğul, yaşça küçük kimsejuniorityastlık, yaşça küçük olmajuniperardıçjunkatmak, çin yelkenlisi, çöp, çöpe atmak, değersiz şey, döküntü, esrar, hurda, hurda demir, hurdaya ayırmak, ıskartaya ayırmak, ıvır zıvır, uyuşturucujunketalem, alem yapmak, bedava gezi, bedava geziye çıkmak, yiyip içme, yiyip içmek, yoğurt benzeri yiyecek, ziyafetjunketingalem yapmak, bedava geziye çıkmak, yiyip içmekjunketsalem, alem yapmak, bedava gezi, bedava geziye çıkmak, yiyip içme, yiyip içmek, yoğurt benzeri yiyecek, ziyafetjunkieeroinman, esrarkeş, uyuşturucu bağımlısıjunkmaneskici, hurdacıjunkyardaraba mezarlığı, hurdalıkjunoçok güzel kadın, junojunoesquegüzeller güzeli, juno kadar güzeljuntacunta, siyasi grupjuntoklik, siyasi grupjupiterjüpiterjurahukuklar, yasalarjurassicdinazorlar devrine ait, jura çağına aitjuratbelediye meclisi üyesi, belediye yüksek memuru, sulh hakimi, yeminli memurjuridicaladli, tüzel, yargı, yasaljurisdictionyargı, yargılama yetkisi, yetki alanıjurisdictionsyargı, yargılama yetkisi, yetki alanıjurisprudencehukuk ilmijuristhukukçujuristichukuk, hukuki, yasaljuristicalhukuk, hukuki, yasaljurorjüri üyesi, yeminli kimsejuryeğreti, geçici, jüri, seçici kurul, yedekjurymanjüri üyesijurywomanjüri üyesijushak, hukukjussiveemirjustadil, az kalsın, az önce, berrak, doğru, dürüst, haklı, henüz, insaflı, iyi, kıl payı, makul, mantıklı, net, sade, sadece, şimdi, tam, tam anlamıyla, tek kelimeyle, yalnız, yalnızca, yerinde, yine dejusticeadalet, doğruluk, dürüstlük, hak, hakim, yargı, yargıçjusticeshiphakimlik, yargıçlıkjusticiableyargılanabilirjusticiaryyargılama hakkı ile ilgili, yüksek hakimjustifiablehak verilebilir, haklı çıkarılabilir, mazur görülebilirjustifiablyhaklı olarakjustificationgerekçe, haklı çıkma, haklı neden, mazeret, savunma, sayfanın sağından taşmama, temize çıkmajustificatoryhaklı çıkaranjustifiedaklamak, ayarlamak, doğrulamak, düzeltmek, hak vermek, haklı çıkarmak, haklı göstermek, satır uzunluğunu ayarlamak, savunmakjustifyaklamak, ayarlamak, doğrulamak, düzeltmek, hak vermek, haklı çıkarmak, haklı göstermek, satır uzunluğunu ayarlamak, savunmakjustifyingaklamak, ayarlamak, doğrulamak, düzeltmek, hak vermek, haklı çıkarmak, haklı göstermek, satır uzunluğunu ayarlamak, savunmakjustlyadilane, adilce, doğru olarak, doğrulukla, haklı olarakjustnessadil olma, doğruluk, haklı olmajutçıkıntı, çıkıntı yapmak, çıkmakjutehint keneviri, jütjuttingçıkıntı yapmak, çıkmakjuvenescencebüyüme, çocukluktan çıkma, genç olma, gençler, gençlikjuvenescentçocukluktan çıkan, delikanlı, genç olmuşjuvenileçocuk, çocuk kitabı, genç, gençlere özgüjuvenilesçocuk, çocuk kitabı, gençjuveniliagençlere yönelik yapıtlarjuvenilityçocukça davranış, çocuklar, çocukluk, gençler, gençlikjuxtaposedizmek, sıralamak, yan yana koymakjuxtaposingdizmek, sıralamak, yan yana koymakjuxtapositionbitişik olma, dizme, yan yana koyma Son Yazılar link to Türkiye 4 Köşe Nedir?Türkiye 4 Köşe Nedir?Türkiye 4 Köşe projesi kapsamında Konuşarak Öğren olarak geleceğimizi inşa eden genç neslimize karşı sorumluluk bilinciyle işe koyulduk ve Türkiye’nin dört bir yanındaki genç... link to 4. Sınıf Ünite 6 Fun with Science İngilizce Testleri ve Çözümleri İlginizi Çekebilir A harfiyle başlayan İngilizce eşya ve nesne isimleri ve Türkçe karşılıkları. İngilizce-Türkçe eşya sözlüğü. A – B – C – D – E – F – G – H – I – J – K – L – M – N – O – P – Q – R – S – T – U – V – W – X – Y – Z İngilizcesi Türkçesi Abacus Abaküs Abutment Dayanak Accessory Aksesuar Accordion Akordeon Adapter Adaptör Adze Keser Air Hava Air conditioning Klima Aircraft Uçak Airplane Uçak Album Albüm amplifier Amplifikatör Amulet Nazar boncuğu Anchor Çapa Andiron Ocak ayaklığı Antenna Anten Anvil Örs Apron Önlük Aquarius Kova Ark Sandık Armchair Koltuk Arrow Ok ashtray Kültablası Aspirator Aspiratör Astrolabe Usturlap Atlas Atlas Automobile Otomobil Ax Balta Axle Aks Post Views Bu Yazıya Tepkiniz Ne Oldu? Benzer Yazılar G harfiyle başlayan İngilizce sözcükler, telaffuzu kolay kelimelerden oluşmaktadır. İngilizce bilgisini artırmak ve konuşma, yazma becerilerini geliştirmek isteyen kişilerin kelime çalışmalarına büyük önem vermeleri tavsiye edilmektedir. Vocabulary yani kelime çalışması yaparken G ile başlayan İngilizce kelimeler ve anlamlarına ulaşmak isteyen kişiler, günlük hayatta en çok kullanılan önemli sözcükleri yazımızda bulabilirler. İngilizce Yaz Kampı G ile Başlayan Önemli İngilizce SözcüklerG harfiyle başlayan önemli İngilizce kelimeler, ezberlemesi kolay olan fiil, sıfat ve isimlerden oluşmaktadır. Daha kısa sürede İngilizce bilginizi geliştirmek istiyorsanız, şu kelimelerin anlamlarını da birlikte ezberlemenizde fayda vardır gut – bağırsakgraft – aşıgasoline – benzingold – altıngent – centilmenglacial – buzulgap – boşlukgratis – bedavagenie – cingasket – contagritty – cesurgravel – çakılgenerosity – cömertlikgarbage – çöpgrazier – çobangrass – çimengarland – çelenkgrasshopper – çekirgegiant – devgodfearing – dindargodless – dinsizgenius – dehagulet – gırtlakghazi – gazigas – gazgenetic – genetikgargle – gargaragrim – gaddargrind – eziyetgape – esnemekgarment – giysigoggles – gözlükgrease – gres En Çok Kullanılan İngilizce Kelimeler En fazla tercih edilen İngilizce sözcükler arasında g harfi ile başlayan kelimeleri de bulmak mümkündür. Siz de kısa sürede İngilizce kelime bilginizi artırmak ve g ile başlayan kelimelerle pratik yapmak istiyorsanız, şu sözcüklerin ve anlamlarının iyi bir şekilde öğrenilmesine dikkat etmeniz gerekir grey – grigaol – hapisgroggy – halsizgrippe – gripgreat – büyük, harika, muhteşemgril – ızgaraghost – hayaletgrist – kazançgirl – kızgrime – kirgarb – kıyabetgodfather – mafya babasıgentle – nazikgraven – oynmagull *- martıgird – kuşatmagulf – körfezgushy – konuşkangrinder – öğütücügraduate – mezun olmakgrave – mezarglad – memnun İngilizce Yaz Kampı G Harfiyle Başlayan İngilizce Kelimelerin Anlamları G ile başlayan İngilizce kelimelerin çevirileri internet üzerinden kolaylıkla ulaşılan bilgilerdendir. Günlük hayatta sık sık kullanılan ve İngilizce konuşma dilinde en çok tercih edilen g ile başlayan kelimeler ve anlamları şu şekildedir generation – nesilgarbanzo – nohutgoggle – patlakgrater – rendegrape – üzümgarble – saptırmakgiddy – sersemgrade – sınıf, seviyegum – sakızgun – silahgoddess – tanrıçagenerate – üretmekgraceless – terbiyesizgustatory – tatgulp – yudumginger – zencefilgiraffe – zürafagrace – zarafetgive – vermekgraver – vahimgrabble – yoklamakgizzard – taşlıkgrain – tahılgo – gitmekgather – toplamakgain – kazanmak İngilizce Kelimelerin Telaffuzları G ile başlayan İngilizce kelimelerin okunuşları da üzerinde dikkatle durulması gereken konular arasında yer almaktadır. Her kesin yoğun ilgi gösterdiği İngilizce eğitiminde en kısa sürede ciddi bir ilerleme kaydetmek isteyenlerin mutlaka Vocabulary yani kelime bilgisi çalışmalarını aksatmadan yapması gerekmektedir. İngilizcede ne kadar fazla kelime ezberleyebilirseniz, dil bilgisi seviyeniz de o kadar artacaktır. G ile başlayan İngilizce kelimeler konusunda sık sık dinleme ve sesli tekrar çalışması yaparak kelimelerin doğru telaffuzlarını öğrenip kısa sürede pekiştirebilirsiniz.

i ile başlayan ingilizce nesneler